Basın Kartına Saygı Göstermeyen Darbeci Konsey mi, Bakan mı?

Ali Karahasanoğlu – Yeni Akit
Basın kartına saygı göstermeyen darbeci konsey mi, Bakan mı?
İllegal basın konseyinin taze başkanı Pınar Türenç, İçişleri Bakanı’na çağrıda bulunmuş: “Sarı basın kartlarına saygı gösterilmesini istiyoruz.” demiş.
Tufan Türenç’i tanıyoruz da, Pınar Türenç de kim? diyecek genç kardeşlerimiz.
Tanıtayım.
Bu da o Tufan’ın karısı..
Anlarsınız ya.. Karıkoca almış, götürüyorlar işleri..
Evdeki beraberliklerini..
İllegal konseyde de devam ettiriyorlar..
Ne yapsınlar, dinazor başkanlarından birisi ağzının bozukluğundan konseyden ayrılmak zorunda kaldı…
Diğer dinazor, “Milletin hafızası bir acayip. Taaa 1960’ta atmışım ben, ‘Üniversiteli gençler kıyma makinesinden geçiriliyor’ palavrasını.. 2010’da önüme koydular.. Adım darbeciye çıkmış. Ben buraya yarar değil, zarar getiriyorum” deyip gitti.
Ne yapsınlar, ortada görüntü itibariyle de olsa pek gazeteci kalmayınca..
Emekli valiyi basın konseyine başkan yapacaklarına..
Tutmuşlar, Tufan’ın eşini başkan yapmışlar..
Haksızlık da etmeyelim kendisine..
Tek sıfatı, Tufan’ın eşi olması değildir..
Taa 1994’te Tayyip Erdoğan’ı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı yaptırmamayı kendisine en büyük hedef olarak seçmiş.. Bunun için her türlü yalanı kendisine mübah görmüş, ancak başaramamış bir gazeteci ablamızdır Pınar Türenç..
Geçmişi o kadar uzun yani..
Şimdi bu Pınar abla, İçişleri Bakanlığı’na gönderdiği mektupda, “Gazetecilerin çalışmaları, sıkıyönetim günlerinde bile görülmedik kısıtlama ve şiddet içeren tepkilerle engellenmekte, kullandıkları kameralar zarar görmektedir” demiş!
Ah Pınar abla ah..
Sizde bu ikiyüzlülük yok mu..
İnsanı gerçekten deli ediyor..
Akit muhabiri, İstanbul Barosu’nun militanları tarafından kamerası ile birlikte salondan postalanıp, kapı önüne konuluyor..
Gözlerimiz arıyor illegal basın konseyini..
Ortalıkta görünmüyor konsey..
Şimdi çıkmışlar, “sıkıyönetim dönemlerinde bile görülmedik kısıtlama”dan bahsediyorlar..
Ama bir Türkçe yanlışı yapıyor, Pınar abla..
“Sıkıyönetim dönemlerinde bile”deki “bile”yi fazladan eklemiş cümlesine..
Sıkıyönetim dönemlerinde sizin gibi kartel gazetecileri, bir kısıtlama görmüyordu ki Pınar abla..
El üstünde tutuluyordunuz.. İşbirlikçiliğe soyunduğunuz darbeciler tarafından..
Dolayısı ile, bırakın şu “Gazeteciler, darbecileri sevmez” edebiyatını..
Bakın konseyinizde, kaç tane darbeci var sayayım..
27 Mayıs darbesinin basın ayağı Orhan Birgit.
12 Eylül’ün Dışişleri bürokratı Kamuran Gürün kontenjanından üye olan eş Gencay Gürün..
28 Şubat darbesinin milletvekili ayağı Hüsamettin Cindoruk.. Yine aynı darbenin Yaman Törüner’i..
Darbecilerle kolkola olunca.. Darbe dönemleri ile bugünleri kıyasladığınızda, tabii bugünü beğenmezsiniz Pınar abla..
Darbeciler sizi yağla, balla besliyorlardı..
Şimdi size bu kıyağı kim yapacak?
Pınar abla, sarı basın kartlarına İçişleri Bakanı’ndan saygı isteyeceğine..
Kocasının yazıişleri müdürü olduğu gazetede bugün itiraf edilen yalan manşetleri okusaydı, “Sarı basın kartlarına saygı” değil..
“Verilen sarı basın kartlarını bir daha gözde geçirin” derdi..
Neler var Hürriyet’in dün itiraf ettiği yalanları arasında?
Neler yok ki!
“Pala yok sayıldı” haberine Emniyet Müdürlüğü tekzip yollamış. “Ekspertiz raporu ve fezlekede pala tabiri mevcuttu” demişler..
Yalan bir..
Gazetenin pişkince itiraf ettiği ikinci yalan haber de, “Palalı esnafın polise de saldırdığı” iddiası..
Sıradan bir yalanmış gibi, aktarılıyor ve “spottaki bu iddia, haberin içinde de yok zaten” deniyor..
Üçüncü yalan futbolcu Arda ile ilgili.. Magazinsel bir yalan.. Onu uzmanlarına bırakalım
Böylesi bir yalan-iftira çukuru içinde, ben isterdim ki, Pınar abla bu haberleri yapan, yayınlayan sarı basın kartı sahiplerini sorguya çekip, “Siz sarı basın kartlarının değerini düşürüyorsunuz. Böyle yalancılık olmaz. Böyle sahtekarlık olmaz. Böyle hokkabazlık olmaz” desin.
Dememiş..
Bakan’dan kartlara saygı istemiş..
Ardından da benim 28 Haziran tarihli yazım için, TMMOB’nin şikayet dilekçesini göndererek, savunma istemiş.
Dilekçede benden “Şüpheli” diye bahsediyor, TMMOB’nin avukatı hanım..
İllegal basın konseyi de, “Hoop dedik.. Sen kimsin ki, sarı basın kartı sahibi bir gazeteciyi şüpheli yapıyorsun” dememiş..
Bakanı bırakın da, siz kendiniz saygı gösterin sarı basın kartı sahiplerine Pınar hanım..
Siz saygı gösterirseniz, bakan da saygı gösterecektir..