Bayram’da Bile Yasakçılık Peşinde Koşan CHP!

Ali Karahasanoğlu – Yeni Akit
Bayram’da bile yasakçılık peşinde koşan CHP!
Bayramları bayram gibi kutlamak lazım ama..
Buyrun, böylesi bir ülkede, hem de kelime anlamı “yakınlaşma” olan Kurban Bayramı’nı anlamına uygun şekilde kutlayın..
Yıllar süren başörtü yasağı, kamuda üç istisnası ile kaldırılmış..
Kurban Bayramı öncesinde herkesten ne beklersiniz?
İnsanlarımızın birbirine daha hoşgörülü bakmasına, daha yakınlaşmasına sebep olacak bu gelişmeye, destek verip, katkı sunmasını..
Bırakın desteği..
CHP’nin açılımcı başkan yardımcısı Gürsel Tekin’in kontenjanından milletvekili olan Mahmut Tanal isimli olanı..
Gidiyor Danıştay’a, dava açıyor: “Kamuda başörtülü çalışan olmasın.”
Bu bir yakınlaşma mı getirir?
Yoksa insanları birbirine karşı düşmanlığa mı sevkeder?
İkiyüzlülük öylesine zirve yapıyor ki..
Ülker Tarhan açsa davayı..
“Ne bekliyorduk ki?” deyip geçeceğim..
Ama adam, dindarlara en fazla sempatik davranan Gürsel Tekin’in hem avukatı.. Hem de en yakın adamlarından birisi..
Gürsel’e danışmadan, zinhar böyle bir dava açamaz..
Açtı ama..
Gerçek yüzlerini göstermek için.
Gürsel’in yüzünde eksilmeyen “gülücükler”in sahte olduğunu, kapalı odalarda kuyu kazma çalışmalarının sürdüğünü göstermek için..
Hem dava açıyor..
Bir özgürlüğün iptal edilmesini istiyor..
Hem de yaptığı eylemin kamuoyu tarafından bilinmesini istemiyor..
Arzu ediyor ki, kendilerinin kapalı kapılar ardında dindarlara kuyu kazdıkları gibi..
Kendi açtıkları davalar da, kapalı kapılar ardında kalsın..
Kimse bilmesin..
Seçim meydanlarına gitsinler, “Dindar halkımızın inançlarına saygılıyız” desinler..
“Kim demiş, başörtüye karşıyız diye.. Başörtü yasağı üniversitelerde bizim sayemizde kaldırıldı” diye caka satsınlar..
Ama seçim meydanından iki metre uzaklaştıklarında, hemen yasakçılığa soyunsunlar..
Tavır bu..
1 sene kadar önce idi.
Mahmut Tanal, Göztepe Camii’nin yapılmaması için dava açıp, iptal ettiren milletvekili olarak tanıtılmıştı, gazetemizde yayınlanan bir haberde..
Telefon açtı, bu beyefendi..
Aynı fakülteden mezun olmamızla başladı, “Göztepe’ye cami yapılmasını engelleyen ben değilim. Yanlış haber yapıyorsunuz”la devam etti..
O günlerde, Gürsel Tekin’in koltuğunda bir sallanma yaşanıyordu..
Muhtemelen, Mahmut Bey’in cami yasakçısı olduğuna ilişkin haber de, hem kendisini, hem de arkadaşlarını, partinin demokratlığı konusundaki söylemdeki ikiyüzlülüğü göstermiş, partinin egemenleri “Bize zarar veriyorsunuz” moduna geçmişti..
Onun için de, o güne kadar hiç görüşmediğimiz Mahmut Bey, “cami yasakçılığı” haberi sebebi ile arama ihtiyacı hissetmişti.
Haberde bir yanlışlık da yoktu..
Sadece Mahmut Bey’in bir kelime oyunu vardı..
Mahmut Bey, Göztepe Camii’nin yapılmaması için, gerçekten bir dava açmıştı..
Ama cami yapımının engellenmesi, onun açtığı dava ile değil, yine CHP’li olan, ama partide önemli bir görevi olmayan bir eczacının açtığı dava sonunda gerçekleşmişti.
Bir iptal kararı verildiği için, mahkeme diğer davaları konusuz kaldığından reddetmişti.
Mahmut Bey de, “Konusuz kalma” gerekçesine dayanarak, “Ben iptal ettirmedim, yalan yazıyorsunuz” diyordu.
Davayı açmış..
“Cami yapılmasın” demiş.
Kendisi gibi, başkaları da benzer dava açmışlar.
Zaten cami yapımı iptal edildiği için, onun davası sonuçlanmamış.
Böylesi bir süreçte, kalkmış diyor ki, “Benim açtığım dava sonunda cami yapımı engellenmedi!”
Siyasetçi, dürüst olmalı.. Niyeti ne ise, onu ortaya koymalı.. Arkasında da durmalı..
Mahmut Tanal, Göztepe Camii’nde sergilediği çelişkili tavrı, şimdi başörtü yasağında da tekrarlıyor..
Dün, gazetemize de laf ederek, başörtü yasağının kalkmasına ilişkin değişikliğin iptali için açtığı davayı savunmuş..
Hedef gösterildiğini iddia etmiş: “Geçmişte türbana karşı çıkan ve aynı gazete tarafından hedef gösterilen Danıştay Başkanı rahmetli oldu” demiş.
O Danıştay Başkanı değil, Danıştay üyesi idi, Mahmut Bey.. Bu bir..
Danıştay üyesinin katilinin yargılandığı davada, sanıkların avukatlığına soyunan biz değil, sen ve senin CHP’li arkadaşlarındı, bu da iki; Mahmut Bey…
Konjonktür değiştiğinde “Ben başörtü yasağının sürmesi için dava açmadım” demeye aday olan da, sensin Mahmut Bey.. Bu da üç..
Siyasetçilerin bu çelişkilerine rağmen..
Biz yine “yakınlaşma” mesajı ile bitirelim..
Kurban bayramının, hayırlara vesile olması dileğimizle..