CHP Çöküşün Eşiğinde!

Ali Karahasanoğlu – Yeni Akit
CHP çöküşün eşiğinde!
Başbakan “Akil İnsanlar” heyeti oluşturuyor. İtiraz ediyorlar.. Beğenmiyorlar. Hani “Bizim adamlarımız niye yok” diye kıskanıyorlar diyeceğim ama.. Tarhan Erdem’den tutun, Baskın Oran’a..
Lale Mansur’dan tutun Hülya Koçyiğit’e.. Celalettin Can’dan tutun, Lami Özgen’e.. Kadir İnanır’dan tutun İzzettin Doğan’a kadar birçok isim, AK Parti’nin çizgisindeki isimler değil.. Her kesimden isimler seçilmiş..
Buna rağmen, “Akil İnsanlar”a tavır koydular.. Onu geçtik.. Geldik, TBMM’de paralel bir komisyon çalışmasına.. AK Parti bir önerge vermiş.. Meclis Çözüm Sürecini Değerlendirme Komisyonu kurulmasını önermiş. Hani deniliyor ya, “Ne oluyor bilmiyoruz. Gizli gizli işler kotarılıyor.. Ne olduğunu bilmek istiyoruz. Apo’ya bir söz mü verildi, bilmek istiyoruz. Teröristler af mı edilecek, milletin bilmesini istiyoruz.” Bunlar gerçekten gizleniyorsa, öğrenmek için bir kapı açılıyor işte..
CHP’si ile, MHP’si ile, milletvekilleri komisyona girse ya.. “Yok biz istemeyiz” diyorlar.. İyi de, siz ne istiyorsunuz? “İlla kan aksın” mı diyorsunuz.. “Gizli işler kotarılıyor” diyen MHP’nin tavrı da çok çirkin.. Sezgin Tanrıkulu gibi teröristbaşı Apo’nun avukatlığını yapmış isimlerin de bulunduğu CHP’nin tavrı da çok çirkin.. Daha düne kadar, Sezgin Tanrıkulu kanal kanal koşup, “Akil Adamlar Komisyonu kurulsun” diyordu.. Haydi bakalım.. “Akil İnsanlar” topluluğu sizi memnun etmedi ise.. “Meclis Çözüm Sürecini Değerlendirme Komisyonu”na katılın..
Gelişmeleri, komisyon üyesi olarak takip edin.. “Yok! Biz üye vermeyeceğiz. Biz Meclis Çözüm Sürecini Değerlendirme Komisyonu’na katılmayacağız” diyorlar.. Böyle siyaset olur mu? Böyle muhalefet olur mu? Hem “bilgi alamamak”tan şikayet ediyorsunuz.. Hem de bilgi alabileceğiniz kapıları, kendi yüzünüze kapatıyorsunuz..
•
Tüm hayatı sol çizgide geçmiş. Hatta solculuğu ideolojik bir fanatizme dönüştürmüş Sezen Aksu için, kim derdi ki “AK Parti politikalarını destekler bir çizgiye gelecek..” Bakın, Sezen Aksu mahalle baskısına uğruyor, AK Parti’nin çözüm politikalarına destek verdiği için. 1980 öncesinde öldürülen, sol kökenden gelen Doğan Öz’ün eşi Sezen Öz ve kızı Bengi Öz’ün, umutlarını AK Parti’ye bağlayacaklarını kim düşünebilirdi? Kim derdi ki, Doğan Öz’ün sol kökenden gelen ailesi, savcıyı katledenlerin bulunması için yıllardır bir adım atmayanların ikiyüzlülüğünü görecek, “Yeter artık” diyecekler..
Onlar da, kendi mahallelerinden, tehdit ediliyorlar, baskı görüyorlar.. Umutlarını AK Parti’ye bağladıkları için. Kim derdi ki, sol çizginin önemli ismi Yılmaz Güney’in eşi Fatoş Güney, AK Parti’nin çözüm sürecini destekleyecek…
Fatoş Güney de, “Adaylık söz konusu olursa, CHP’den olmaz.. AK Parti’yi düşünürüm” diyebiliyor.. Kim derdi ki, CHP’de, SHP’de yıllarca politika yapan, hatta bu partilerden belediye başkan adayı gösterilen Halil Ergün, AK Parti’nin izlediği politikayı doğru bulacak. Görüyorsunuz, o da dışlanmış, AK Parti çözümlerini doğru bulduğu için. Kim derdi ki, yıllarca CHP’de politika yapmış Tunceli eski Milletvekili Sinan Yerlikaya, AK Parti’ye girecek? Bana kalırsa, bu gidişle, birkaç yıl içinde Levent Kırca’dan tutun, Bedri Baykam’a kadar daha nice solcunun, “AK Parti’yi beğeniyorum. CHP’den bir mal çıkmaz” söylemine gelmesi, hiç de sürpriz olmayacak..
Başka ne olsun ki? Sosyal demokrat olduğunuzu söyleyip, barıştan yana olduğunuzu söyleyip.. “Kan akmasını durdurmak için atılan adım”lara karşı çıkan partiyi, kim destekler ki? Kandan beslenen bir siyasi parti, hangi solcunun tercihi olabilir ki? CHP, bir çıkmaz sokağın başında.. Bir çöküşün eşiğinde.. Bizden hatırlatması..