Önce Öldürttüler, Şimdi “Sahip Çıkalım” Diyorlar!

0
Ali Karahasanoglu

Ali Karahasanoğlu – Yeni Akit

Önce öldürttüler, şimdi “Sahip çıkalım” diyorlar!

 

Mehmet Ayvalıtaş..
Gezi eylemlerinde, ilk can veren genç..
Hani Ulusal Kanal’da.. Spiker kızımız, yayında olduğunu atlayıp, “Olaylar güzel de.. Birkaç tane de ölüm olsa” diye ellerini ovuşturuyordu ya..
İşte o günlerde..
2 Haziran gecesinin karanlığında…
Bize göre üzücü olay..
Geziciler, Ulusal Kanal ve avanesine göre, büyük beklenti içinde oldukları “kurtarıcı haber” Ümraniye 1 Mayıs Mahallesi’nden geliyordu..
Bakmayın siz o tahrikçilerin, “Katil polis öldürdü” şablon suçlamalarına..
Bakmayın siz, CHP Genel Başkanı’nın ağzından, “6 kişinin katili polistir” açıklamalarına..
Mehmet Ayvalıtaş’ın ölüm anında, civardaki hiçbir yerde polis yoktu.
Olayın faili polis de değil.
Polis ile uzaktan yakından bir ilgisi de yok, olayın..
Ya nedir olay?
A. Hakan ile Sırrı Süreyya Önder.. Mankenlerle dolaşmaktan boş bir vakit bulmuşlar.. Gürsel Tekin’i de yanlarına almışlar.. Üçü başı çekip, Gezi Parkı’nda belediye çalışanlarına engellemede bulunmuşlar..
Tahriki yapıp, ardından evlerine gidip, sıcak yataklarında güzel güzel uyumuşlar..
Bizim saf çocuklarımız da, sokaklara dökülüp, “Ağaca sahip çıkacağız” gösterilerine başlamışlar..
İşte Mehmet Ayvalıştay isimli gencimiz de, Ümraniye’de arkadaşları ile birlikte, TEM yolunu trafiğe kapatmak üzere, otobana çıkmışlar..
TEM..
Araçların vızır vızır geçtiği bir yol..
Trafiğe kapatmak için, geceyarısı yola çıkmak..
Akıl kârı değil..
Ama o günleri düşünün..
24 saat Taksim’den canlı yayın yaptırılan televizyon kanallarının yaptıkları yayınları düşünün..
Tahrikçileri düşünün..
“48 saat daha direnin.. Avrupa Parlamentosu, hükümetin düştüğüne karar verecek, biraz direnin” twitlerini hatırlayın..
Estirilen bu rüzgarların etkisi ile, kandırılmış gencecik çocukların halini düşünün..
Damarlarındaki kan, zıplatmış gençleri..
“Bir katkı da biz sunalım, ‘ağaç eylemi’ne” diye düşünmüşler..
TEM otoyolunu kapatmaya kalkışmışlar..
Vee.
Otoyolu kapatma girişiminin ilk dakikalarında..
Henüz daha araçlar tümü ile durdurulmuş değil iken.
Bir aracı, durdurmuşlar ama..
Arkadan yol açıkmış gibi gelen bir araç, önce yolun ortasında anlamsız şekilde duran o araca çarpıp, takla atmış..
Bu arada, tahrikçilere aldanıp, otoyolu kapatmak isteyen gencimiz de, takla atan aracın altında kalmış.
Ve ölmüş..
O aracın şoförü, hepimiz olabilirdik.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da olabilirdi.. TBB Başkanı Metin Feyzioğlu da olabilirdi.. İstanbul Barosu başkanı Ümit Kocasakal da olabilirdi.. İstanbul Tabipler Odası Genel Sekreteri Ali Çerkezoğlu da olabilirdi..
Otoyolda seyrederken, birden bire önünüzde duran bir araç.. Ve anlamsız şekilde duran o araca çarpıp, otoyoldaki yayalardan birisinin ölümüne sebep olmuşsunuz..
Ölen gencimiz kandırılmış.. Tahrik edilmiş.. Aldanmış..
Ama sonuçta yüzde yüz kusurlu..
Otoyolda, aracın çarptığı her yaya yüzde yüz kusurludur..
Üstelik bu yaya, bir de yolu kapatmak istiyormuş.
Yüzde bin kusurlu..
Ama, bugün bu ölüm sebebi ile, Kartal Adliyesi’ndeki davaya, Geziciler çağrıda bulunuyorlar..
Gezi ruhuna sahip çıkmak için, herkesi davayı izlemeye çağırıyorlar..
Okumuş gençler.. Devrim yapmaya soyunan gençler.. “Türkiye’de böyle şey hiç görülmedi” denilerek, yere göğe sığdırılamayan gençler..
Yolu kapatıp, aracın altında kalan gence sahip çıkmayı, “Gezi ruhuna sahip çıkma” olarak yorumluyorlar!
Neyine sahip çıkacaksınız, Mehmet’in?
Tahrik ettiniz.. Kışkırttınız..
Otoyola çıkarıp, yolu kapattırmaya kalkıştınız..
Sonra da öldürdünüz..
Evet, Gezicilerin kışkırtması ile öldü, Mehmet Ayvalıtaş..
Mehmet’e sahip çıkması gereken birileri varsa..
Gezicileri oturtsun, sanık sandalyesine..
Tesadüfen otoyoldan geçen aracın şoförünü değil..
O şoför, hepimiz olabilirdik,çünkü..

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir