Siz İnancımıza Hakaret Edin Ama Size Kimse Laf Edemesin!

0
Ali Karahasanoglu

Ali Karahasanoğlu – Yeni Akit

Siz inancımıza hakaret edin ama size kimse laf edemesin!

 

Sivas olaylarının üzerinden 20 yıl geçmiş..
Ama yaşanılanlar, dün gibi gözümüzün önünde..
Zaten olay 1993’te yaşanıp bitmedi.
Her yıl, tekrar tekrar yaşattılar, o acı günleri bu ülkeye..
Ölüleri istismar ederek..
Halkın bir kısmına yönelik insanları tahrik ederek..
Yanlış katiller icat ederek..
Sivas üzerinden dindarları sürekli baskı altında tutarak.
Düşünebiliyor musunuz, olay Sivas’ta yaşanıyor..
En temel hukuk ilkelerinden birisi de, “tabii hakim” ilkesidir..
Sivas’taki davaya, hangi mahkeme bakması gerekir?
Sivas Ağır Ceza Mahkemesi..
Haydi diyelim ki, olayın devlet güvenliği boyutu vardı.. Onun için yargılamanın DGM’de yapılması gerekiyordu.. Dolayısı ile Sivas’ın bağlı olduğu Kayseri DGM’de yargılama yapılmalı idi..
Peki, Sivas olayları hangi mahkemede görüldü?
Söyleyin, 20 yıldır Sivas olayları üzerinden, dindarlara hakaret eden ikiyüzlüler..
Hangi mahkemede yapıldı, Sivas yargılaması?
Ben cevaplayayım: Ankara DGM’de..
Niye?
Korktunuz mu, Kayseri DGM’nin vereceği karardan..
Korktunuz mu, Kayseri DGM yargılama yaparsa, Sivas’ta yaşanan olayların gerçek yüzünün ortaya çıkarılacağından..
Neydi derdiniz de, Kayseri DGM yetkili iken, davayı aldınız Ankara DGM’ye?
Bugün bunun hesabı sorulmalı..
20 yıldır Sivas istismarı yapanlardan..
Tek sorun, davanın Ankara’ya alınması da değil..
Sonuçta Ankara’daki hakimler de, Kayseri’deki hakimlerle eşdeğer hukukçular..
Varsın, Ankara’daki hakimler yapsın yargılamayı..
Ona da itirazımız yok..
Ama Sivas istismarcılarının itirazı var.
Nasıl?
Şöyle..
Ankara DGM yargılamayı yaptı..
Kararını verdi..
Bu ülkenin başına onlarca yıldır bela olan Aydınlık grubunun olaylardaki sorumluluğunu tespit etti.
Aydınlık gazetesini o tarihte çıkaran Aziz Nesin’in, Şeytan ayetleri isimli kitabı çevirerek ülkeyi karıştırma amaçlı hareket ettiğinin tescilini yaptı.
“Tüm tahriklere rağmen, böyle bir olay yaşanmamalı idi” dedi.. Ama tahrikleri de, gerekçeli kararında not etti.. Tahrikler sebebi ile, verdiği cezaları azalttı..
“Göstericiler, yanlış yaptılar ama.. Durup dururken de bu gösterileri yapmadılar. İnançlarına hakaret eden. Dinlerini tahkir eden Aziz Nesin’in kışkırtmaları söz konusu. Bu tahrikler sebebi ile cezaları bir miktar indiriyorum” dedi..
Sivas istismarcıları, buna da itiraz ettiler..
Kayseri’den getirip davayı teslim ettikleri Ankara DGM de, gerçeği bir penceresinden de olsa görmüş ve istismarcıların “İdam.. idam.. idam” çığlıklarını, reddetmişti..
Karar Yargıtay’a götürüldü..
İşte orada, üçüncü operasyon yapıldı..
Sivas’taki mahkeme beğenilmemiş, Kayseri’ye götürülmüştü..
Kayseri beğenilmemiş, Ankara’ya getirilmişti..
Ankara’nın verdiği karar da beğenilmeyip, Yargıtay’a götürüldüğünde, çoğu ideolojik kafalı üyelerden oluşan dönemin 9. Ceza Dairesi, skandal bir kararla, DGM kararını bozmuştu..
Dördüncü operasyon da, tam o sırada gerçekleştirildi..
Ankara DGM heyeti değiştirildi..
Ve Yargıtay’ın ısmarladığı şekilde karar verecek heyet oluşturuldu.
Şimdi bize “İnsanlık” dersi vermeye kalkışan..
“İnsan olmak, eline, beline, diline sahip olmaktır. Gerisi boş” diyenler..
“İnsan sevgisi” edebiyatı yaparken, yüzlerce yıl önceki olayları kaşıyarak, “Şu padişahın ismini köprüye veremezsiniz, bu padişahı övemezsiniz” tavrı ile, müthiş bir kinin sahibi olduklarını ispatlayanlar..
33 insan için idam cezası verilmesini sağladılar..
Hani bugünlerde sürekli diyorlar ya..
“Bize hakaret edildi kardeşim. Bizi küçümsedi Başbakan. Bizi tahrik etti. Tabii gösteri yaparız. Tabii polise karşı geliriz..” diyorlar ya..
Sivas mağdurlarının da benzer bir savunmaları olabileceğini hiç düşünüyorlar mı?
“Bizim inancımıza hakaret edildi kardeşim. Biz inancımız için yaşarız. Bizi tahkir ettiler. Bunun için gösteri yapıyoruz..”
Bu savunmaya karşı, ne diyecek acaba, Sivas istismarcıları..
Hem Sivas’ı istismar edip, hem de Gezi Parkı eylemlerini destekleyen ikiyüzlüler..
Dürüst olalım.. İlkeli olalım..
Sivas olaylarındaki otelin yanması sonucunu doğuran provokasyonu hiç kimse tasvip etmiyor.
Ama bugün polise atılan molotofların bir hak olduğunu söyleyen yazar müsveddeleri var..
Sivas’taki gösterileri kınayıp, bugünkü gösterileri kutsayan ahlaksızlar var..
Daha önemlisi, Sivas’ı kötü göstermek için, “İnanca hakaret edildi diye sokaklara dökülmek, çağdışılıktır” diyenler. Bu gerekçe ile Sivaslıları toptan tahkir edenler.. Şimdi, “Başbakan bizi küçümsedi..” diyerek, sokakların altını üstüne getiriyorlar..
Bizim inancımıza hakaret serbest, ama size iki çift laf etmek yasak, öyle mi, ahlaksızlar!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir