Yaşam Biçimi, Göstere Göstere Kısıtlanıyor.. Ama Kimin?
Ali Karahasanoğlu – Yeni Akit
Yaşam biçimi, göstere göstere kısıtlanıyor.. Ama kimin?
Mustafa Karadağ..
Ankara 11. Aile Hakimi..
Dün yine, başörtü gerekçesi ile Zübeyde Kamalak’ı, Ankara Barosu’na ihbar etti..
Reddi hakim dilekçesi verildiği için de, duruşmayı erteledi..
Duruşma zaptına da, başörtülü olarak duruşmaya girilemeyeceğine dair, kendince bazı gerekçeler yazdı..
Tüm bunlar, dün gerçekleşiyor.
18 Eylül 2013 Çarşamba günü..
Öyle, bir anda gelişen bir olay falan da değil..
Bir tarafın kendi lehine.. Diğer tarafın kendi lehine anlattığı, farklı bilgilerin olduğu bir olay da değil..
Göstere göstere yaşanan….
Basın mensuplarının da hazırlıklı olarak gelip izledikleri bir duruşmada yaşanıyor, tüm bu olaylar..
Çünkü bir önceki duruşmada, daha daha önceki duruşmada, zaten benzer tavırlar sergilenmiş..
Basın mensupları da onun için, yeni duruşmada neler olacağını görmek için gelip, izlemişler..
Bu sebeple, basın mensuplarının huzurunda yaşanıyor, tüm bunlar..
Şimdi söyler misiniz, nedir bu tablo?
“Tesettürlü insanların yaşam biçiminin kısıtlanması” değil de, nedir?..
Hani Gezi’ciler iddia ediyorlar ya, “Yaşam biçimimiz kısıtlanıyor” diye..
Diyorlar ama, bir türlü somut örnek veremiyorlar..
İşte size..
Tam tersine somut bir örnek..
Gezi’cilerden, dindarlara yaşam biçimini kısıtlayıcı bir zorbalık..
•
“Her ülkede böylesi sorunlu kamu görevlileri çıkabilir.. Önemli olan, bunlar üzerinde yasal denetim yollarının açık olmasıdır” diyebilirsiniz..
O zaman denetim yollarında neler oluyor, buna bakalım.
Öncelikle beklediğimiz, idari bir soruşturma..
Zoraki bir başlangıç yapıldı.
HSYK disiplin soruşturması açtı..
Ayrıca acilen hakime görevden el çektirilmeli idi..
Çünkü hukuk dışı uygulamada ısrar ediyor..
Ama bu yönde bir karar henüz alınmış değil..
Bir de cezai bir soruşturma açılmalıydı..
Bunun için de hiçbir girişim yok..
Profesörler, öğrencilerin başörtüsü ile uğraştıkları için hapis cezası yediler.. Yargıtay kararı onadı..
Diğer kamu görevlileri hakkında davalar açıldı.. Bunların bazılarında mahkumiyet çıktı..
Ama hakim beye Yargıtay Savcılığı’nın henüz açtığı bir soruşturma yok..
Bunu not edip, konu üzerinden siyasilerin tavrına geçelim..
Böylesi anomali gösteren kişiler için idari, cezai yaptırımların yanı sıra.. Ayrıca siyasilerin de tepki göstermesi lazım..
Sonuçta ülkeyi yönetmeye talip olmuşlar..
Bu da, ülke yönetimi ile yakından ilgili bir sorun..
Kim ne tavır aldı, böylesi rezil uygulamaya?
Örneğin Kemal Kılıçdaroğlu?
3 duruşmadır tekrarlanan bu yasakçı tavra karşı, 6 ayı aşkın süre geçmesine rağmen, tek bir açıklama yaptı mı?
Gezi’ciler için, geceyarısı cadde ortasına oturup eylem yapan, polislere direnen Ülker Tarhan hanımefendi.. Darbeciler için polis barikatlarını ceylan gibi sıçrayarak aşan Mahmut Tanal.. Özgürlükçü Gürsel Tekin..
Buyrun bir cümle ile olsun, görüşünüzü alalım..
Çıkıp yüreklice söylesenize, “yasakçı hakimin arkasında mısınız?”
Ya MHP’li yetkililer? Sessizliklerini ne zaman sonlandıracaklar?
Karşı çıktıkları Anayasa referandumu olmasaydı.. Şu an bu hakim hakkında disiplin soruşturması açmak bile mümkün değildi.
Ancak, MHP’ye rağmen, Anayasa değişti. HSYK, mezhepçi yapıdan, hakim ve savcıların temsil edildiği bir yapıya kavuştu. Ve başörtü yasakçısı bu hakim hakkında zoraki de olsa, bir soruşturma açıldı…
Ancak yapılanlar bu kadar..
Belki toplumsal bir mutabakat sağlanır da, herkes tarafından bu keyfi yasak kınanırsa, “görevden el çektirme” için yetkililer, daha hızlı hareket etme cesaretini kendilerinde bulurlar.
Bu açıdan söylüyorum.. Sayın Devlet Bahçeli. Sayın Oktay Vural.. Sayın Özcan Yeniçeri..
Haydi sizleri bekliyorum, bir kınama açıklaması, lütfen..
Haydi Gezi’cilere destek veren dindarlar..
Görelim sizleri..
Eşcinsellerin yaşam biçimi için sokaklara çıkarken..
Bir tesettürlü avukatın yaşam biçimine dokunulduğunda büründüğünüz sessizliği bozun da, bir eylem geliştirin..
İsterseniz Gezi’cileri de alın yanınıza.. Bakalım alabiliyor musunuz?
Bakalım, 28 Şubat’ta mı kaldı, o yasakçı kafalar.
Yoksa “Biz herkesin yaşam biçimine müdahaleyi kınıyoruz” açıklaması yapan Gezi’cilerin oyuna mı geldiniz..