ABD, AB ve Darbeciler Aynı Safta Buluştular!

Ali Karahasanoğlu – Yeni Akit
ABD, AB ve darbeciler aynı safta buluştular!
Türkiye’deki Gezi eylemleri ile Mısır’daki olayları birlikte yorumlarken..
Uyuşturucu ile ayakta kalabilen uyanık kafalar(!) bizde çelişki bulmuşçasına itiraz ediyorlar: “Mısır’da halk hareketine sonsuz özgürlük istiyorsunuz. Türkiye’de ise halkın haklı itirazlarına polis baskısını savunuyorsunuz..”
Olayların sebebini, talepleri, sonuçları doğru tespit etmezseniz; gerçekten bir çelişki var gibi görürsünüz…
Türkiye’deki gösterilere karşıyız.
Mısır’da niye gösterilerden yanayız?..
İsterseniz..
Olayı biraz daha somutlaştırmak için..
3 Temmuz’dan önce de Mısır’daki gösterilere karşı olduğumuzu hatırlatalım..
Uyanıkların eline bir koz daha mı verdik?
“Ooo.. Siz de amma yanar dönermişsiniz. Mısır’daki gösteriler için bile.. Amma zikzaklar çizmişsiniz..” demelerine zemin mi hazırladık?
Hayır.
Tavrımız net..
Türkiye’deki gösterilerin amacı, sandıktan çıkan siyasi iktidarı devirmek..
Siyasi iktidarı sandıkta değil, sandık dışında devirmek.
Mısır’daki 3 Temmuz öncesindeki gösterilerin de amacı aynı idi..
Mısır’daki sandıktan çıkan Cumhurbaşkanı Mursi’yi, sandık dışında devirmekti..
Onun için..
Türkiye’deki Gezi eylemlerine de.. Mısır’daki 3 Temmuz öncesi gösterilere de karşı çıktık..
Ama 3 Temmuz’da, Mısır’da askeri darbe yapıldı..
Şimdi Mısır sokaklarında gösteri yapanlar, sandık dışında iktidar devirme niyetinde değiller.
Sandık neticesini tekrar hayata geçirmek niyetindeler..
Onun için..
Mısır’daki 3 Temmuz öncesi ve 3 Temmuz sonrası gösterilerin birine karşı çıkıp, diğerini sahiplenme arasında çelişki yok..
Türkiye’deki Gezi eylemlerinde göstericileri eleştirmekle, Mısır’daki son olayların göstericilerini desteklemek arasında da bir çelişki yok..
Tavrımız net:
Sandıktan çıkan neticeye saygılı olanlara destek vermek..
Sandık dışında, iktidarı alavere-dalavere ile belirlemeye çalışanlara, karşı çıkmak..
•
Peki bizde çelişki bulduğunu sananların tavırlarında düz bir çizgi var mı?
Hayır..
Türkiye’de sandık neticesini by-pass etme niyetinde de olsalar, göstericilerin sınırsız hakları olduğunu ileri sürenler..
Geceyarısı kamu binası, adliye binası demeden, her yerde gösteri yapılmasını; yapılabilinmesini isteyenler..
Göstericileri “Hak arayıcısı.. Özgürlük sevdalıları.. Direnişçi..” ilan edenler..
Sıra Mısır’a gelince..
Göstericileri “isyancı” olarak tanımlıyorlar..
Meşru iktidara karşı çıkmak “hak”..
Darbeciye karşı çıkmak ise “isyan”!
Ne yaman bir çelişki bu..
•
Bizim durduğumuz noktanın doğruluğu..
Muhatapların durduğu noktanın yanlışlığı, “ABD’nin yalakası olma” tartışmasında da bizi haklı çıkartıyor..
Diyorlar ya;
“ABD’nin talimatı ile, Türkiye’de yurtsever generaller tasfiye ediliyor. Ergenekon davası, Balyoz davasının hedefi, ABD istediği için vatansever generallerin cezaevine konulmasıdır…”
Bu suçlama ile, Ergenekon ve Balyoz davalarını değersizleştirmek istiyorlar..
Ama bakıyoruz bunu savunanlara..
Mısır’da ABD ile paralel tavır takınıyorlar..
ABD, Mısır’ın darbeci generalinin arkasında duruyor..
“Türkiye’deki yurtsever generallerin ABD’nin isteği ile tasfiye edildiği”ni iddia edenler de, Mısır’da darbeci generalden yana oluyorlar..
Yani Ergenekoncular da Sisi’den yana..
ABD de Sisi’den yana..
•
Tabii ki, böylesi paralellikler, tek başına olaylar hakkında kesin hüküm kurmamızı gerektirmez.. Aksi özensizlik, bizi yanlış sonuçlara götürebilir..
Ama ABD’nin uşağı konumundaki Suud kralı, darbeci Sisi’den yana ise..
ABD’nin kendisi darbeci Sisi’den yana ise..
İsrail, darbeci Sisi’den yana ise..
Avrupa Birliği üyeleri, Sisi’den yana ise..
Türkiye’deki darbeciler Sisi’den yana ise..
Bu birlikteliğin tesadüf olmadığı da aşikar artık..
Hele hele..
ABD’si ile, AB üyeleri ile Gezi eylemleri büyük destek görmüş ise..
Taraflar belirginleşmiş demektir..
Bir yanda ABD ve Avrupa ile birlik olan darbeciler.. Türkiye’dekileri ile Mısır’dakileri ile..
Diğer yanda da alaşağı edilmek istenenler.. Mursi ve Erdoğan..