Çok Bilmiş Aydınlarımız 8 Kürt Olayına Hiç Girmediler
Ali Karahasanoğlu – Yeni Akit
Çok bilmiş aydınlarımız 8 Kürt olayına hiç girmediler
Diyarbakır’da 8 insan ölmüş..
5’i; üstelik kadın..
“İki ailenin kavgası” diye takdim ediliyor..
Arka planı gizlenerek..
Küçük yaştaki çocukların terör örgütüne destek amacı ile dağa çıkarılmasına karşı çıkış sebebi ile yaşanan bir tartışmadan kaynaklandığı, adeta gizlenerek..
8 insan ölmüş..
Bölgeye duyarlı insanlarımızın hiçbirisinde çıt yok.
Bilgiç bilgiç, sabah-akşam Kürt sorununu tartışan sosyologlarımızın, akademisyenlerimizin hiçbirisinde tek kelime ile de olsa, bir yorum yok.
Ne olayın uluslararası çözüm süreçlerini irdeleyerek yorumlar getiren Cengiz Çandar’da;
Ne; akil insanlar listesine alındığından, pisliğinde inci olduğunu sanan Mithat Sancar’da…
Konuşun be adamlar, niye susuyorsunuz?
“Açlık grevlerinde, ölümler başlıyor. Bir insan canı.. Ne kadar kutsal” diye ortalığı velveleye veren Ezgi Başaran’lar.. Ali Bayramoğlu’lar..
“Kadınlar katlediliyor.. Erkek egemen toplumun sonu budur” diyerek, cinayetleri “cinayet” olarak değil de..
“Kadın cinayeti” olarak takdim eden.. Ardından kadınlara özgürlük isteyen.. Kadınları özgürlük adı altında sokaklara dökerken, tekrar yeni cinayetlere zemin hazırlayan hokkabazlar..
5 kadın öldü..
Yok mu bir yorumunuz?
“Karakol istemiyorlar, var mı ötesi?” diyerek, Güneydoğu’daki karakollara karşı çıkan, sözde demokratlar..
Ahmet İnsel’ler..
Aslı Aydıntaşbaş’lar..
Hiçbirisinde tık yok..
“AK Parti iktidarı, bölge insanını katletmek için Güneydoğu’ya yol yapıyor” diyen Nuray Mert’ler..
Sırf dindarlara çakmak için, küçücük olayları duygusallaştırıp, hükümete çakan Ece Temelkuran’lar..
Ne oldu Diyarbakır’da? Konuya giren, bir tanecik de olsa gazeteci yok…
Nedir; aynı zamanda akraba olan iki ailenin birbirini öldürmesinin arkasındaki sebep..
Şöyle duygusal anlatımınızla..
Veya sosyolojik tezlerinizle..
Veya buyurgan hipotezlerinizle
Bir yorum getirin de, öğrenelim olanları..
…
Hani nerede, küçücük bir yanlış uygulamada, “Kürtler zulüm görüyor. Ayrımcılığa maruz kalıyorlar. Katlediliyorlar” diye isyanları oynayan BDP’liler.
Selahattin Demirtaş’lar..
Gültan Kışanak’lar..
Aysel Tuğluk’lar.
Yok mu küçücük bir açıklamanız?
Utanmayın, “Hükümeti suçlu gösteren” bir açıklama yapın isterseniz..
“8 insanın katili, devlettir” deyin..
PKK’yı gizleyin..
Çocuk yaşta insanların kandırılıp, dağa çekilmesini masum gösterin..
Kürt ailelerin, çocuklarına “sahip çıkışı”nı, terör örgütüne yönelik “başkaldırı”yı; isterseniz provokasyon olarak tanımlayın.
Ya, bizim dindarlarımız neredeler?..
“Mazlum olan kim ise, hepsine sahip çıkmalıyız” gerekçesini öne sürüp, ateistlerin tehditlerine, şantajlarına boyun eğilmesine zemin hazırlayanlar.. Ateistlerle kol kola girip, marksist propagandayı meşrulaştıranlar.. Kürt çocuklarının inançlarından koparılmasına seyirci kalanlar..
Niye bir yorum getirmiyorsunuz, Diyarbakır’daki 8 insanın can vermesine..
Eline silah alıp, asker-polis vurmaya soyunan teröristlerden biri öldürüldüğünde, hayat hikayelerini anlatmaya başlayan, PKK’nın resmi haber sitesi firatnews’e bakıyorum..
Bir ayrıntı var mı, Diyarbakır’daki 8 insanın öldürülmesiyle ilgili diye merak ediyorum.
Bir-iki kişinin hafif yaralandığı trafik kazası değerinde bakmışlar olaya..
Haber şöyle: “Silahlı kavgada yaşamını yitiren 8 kişi toprağa verildi.”
Hepsi bu..
Ne olmuş?
Niye olmuş?
Kim, niçin bu olaylara zemin hazırlamış?
Tek kelime ile bir bilgi.. Tek kelime ile bir yorum yok..
Çünkü orada terör örgütünün karanlık yüzü saklanıyor!..
Ve 8 Kürt toprağa verilirken..
Hâla 20 yıl öncesinde kaybolan Kürt vatandaşlarımız üzerinden bugünkü hükümete yönelik saldırılar.. Ahlâksızca eleştiriler..
Suriye’deki iç çatışmalar üzerinden “AK Parti destekli çeteler, Kürtleri öldürüyor” söylemleri..