Ali Karahasanoğlu – Yeni Akit
Hatice Teyze ve Şaşkın Kemal Chp Kürsüsünde!
Dünkü CHP grup toplantısında, İstanbul Beykoz’dan Hatice Köse isimli bir teyze konuşturulmuş.
Hatice teyze dertli..
“Ben işgalciymişim, bunu 55 sene sonra öğrendim. Buna anlam veremiyorum. Niçin benim işgalci dönemimde bana ‘Gel gel’ dediler? Bu zamana kadar oyumdan faydalandılar. Şimdi ben niçin işgalci oldum” diyor..
Şaşkın Kemal de, destekler gözlerle, Hatice teyzeyi dinliyor..
“Bak ne güzel söyledi” edası ile, eleştirilere iştirak ediyor..
Hemen kısa bir bilgi vereyim.
2B diye tanımlanan arsalar, Atatürk dönemine kadar uzanan bir ihtilaftan kaynaklanıyor.
Yani sorunun kökeninde, Atatürk’lü CHP var.
Ormanla bağlantılı araziler, Atatürk döneminden başlamak üzere, özel şahıslar üzerine tapulandırılmış.
Ancak daha sonra, İnönü döneminde, akılları ne estiyse, bu tapular hükümden düşürülüp, taşınmazlar devletleştirilmiş.
Yine sorunun bu aşamasında da, İnönü’lü CHP var; sizin anlayacağınız.
Sonraki yıllarda bu sorunun çözümü için gayret gösterilmiş.
Ama nihai bir çözüm bulunamamış.
Daha doğrusu bulunmuş da, yine CHP’nin kösteği ile hayata geçirilememiş.
O nasıl olmuş?
O da şöyle olmuş..
AK Parti hükümeti, iktidarının ilk yıllarında bu konuyla ilgili düzenlemeleri yapmış.
Ama CHP, iptal davası açmış.
O zamanın Anayasa Mahkemesi, önüne gelen böylesi bir fırsatı kaçırır mı?
Kaçırmamış.
Düzenleme iptal edilmiş.
Sonra bir daha. Yine aynı sonuç.
Anayasa değiştirilmiş. Yine CHP Anayasa Mahkemesi’ne koşmuş.. 2B çözümünün iptalini istemiş..
Yani vatandaşın tapu sahibi yapılıp, sonrasında ihtilaflı hale getirilen taşınmazlarının, kendilerine belli şartlar altında verilmesi ile ilgili düzenlemeyi, CHP sürekli Anayasa Mahkemesi’nde iptal talebi ile dava açarak, sonuçsuz bırakmak istemiş.
Sadece dava açarak değil..
Propagandasında çirkin bir söylem de izleyerek..
O dönemde CHP milletvekillerinin yaptığı açıklamalar, tümüyle hafızamızda..
Mesela..
CHP Muğla Milletvekili Fevzi Topuz şöyle demiş: “2B konusu bir imar affıdır. Anayasa ve Anayasa Mahkemesi’nin kararları ortadayken, 2B arazilerinin satışı gündeme getirilerek orman arazisi işgalcilerinin oylarının seçimlere alet edilmesine artık son verilmelidir. AKP Hükümeti, varlık nedeni olan, yağma, talan ve peşkeş projeleri ile kendine yeni rant alanları yaratmakta ve ülkenin kaynaklarının yok olmasına neden olmaktadır.”
İfadeler nasıl?
“Orman arazisi işgalcileri!”
Öyle tanımlamak doğrudur-değildir ayrı konu.. Ben bu tanımlamaya katılırım-katılmam ayrı konu..
Ama Hatice teyze, CHP milletvekilinin tanımlaması ile “orman arazisi işgalcileri”nden birisi..
Bir başka CHP Milletvekili İsa Gök de, düzenlemeyi şöyle yorumlamış: “Yeni orman talanlarına kapı aralandı.”
O tarihte bağımsız olan Tunceli Milletvekili Kamer Genç ise, “Orman mülkiyeti devredilemez. Özel kişilere satılamaz” demiş.
Eeee, şimdi olanlar ne?
Şimdi CHP kürsüsünden, Hatice teyzenin itiraz ettiği ne?
AK Parti’nin konuyu çözmek için verdiği mücadele mi?
O mücadeleyi sonuçsuz bırakmak için CHP’nin açtığı iptal davaları mı?
Haydi diyelim ki, Hatice teyze, bu konuları o kadar bilecek durumda olmayabilir.
Peki, hesap uzmanı Kemal bey, partisi adına Anayasa Mahkemesi’nde açılan davaları bilmiyor mu ki, kendi kürsüsünden 2B arazileri ile ilgili yapılan o konuşmayı öylece dinliyor?
Ve CHP grubundaki o kadar milletvekili, Hatice teyzeyi, alkış yağmuruna tutuyor?
Eminim, düne kadar 2B mağdurlarını, “orman işgalcisi” olarak gösteren milletvekilleri de, Hatice teyzeyi çılgınca alkışlamışlardır..
Politika, böyle bir şey işte..
Sorunu çıkartan, kendileri..
Kendi partileri..
Çözümü engellemek isteyen, kendi partileri..
Sorunu çözmek isteyen, eleştirdikleri siyasi parti..
Buna rağmen, Hatice teyzeyi alkışlarken, AK Parti hükümetini yerini dibine soktuklarını zannediyorlar..
Oysa, yerin dibine giren, kendileri!
Farkında değiller!