Nazlı Ümit Bacıya Fark Oluşturacak Bir Fikir
Ali Karahasanoğlu – Yeni Akit
Nazlı ümit bacıya fark oluşturacak bir fikir
Nazlı Ümit bacı, TÜSİAD Başkanlığı’ndan gittikten sonra, şimdi Hürriyet’e ekonomiye manşet olmuş. Diyor ki, “Fark yaratacak fikri olan bana gelsin..” (“Yaratacak” kelimesini biz kullanmıyoruz. Allah’a mahsus bir özellik olarak kabul ediyoruz. Muhatabımızın ifadesini bire bir aktarmak için bu kelimeyi kullanmış olduk. A.K.)
Nazlı Ümit bacı bu davetini, “İşi profesyonellere bıraktık. Biz yönetim kurulu üyeleri olarak daha ufuk açıcı, vizyon geliştirici işler yapmak durumundayız” diyerek tamamlıyor..
Boyner grubunda artık işler profesyonellere kalmış, Nazlı Ümit bacı da, “ufuk açıcı işler”e kendisini hasrettiğine göre, hemen teklifimizi yapalım..
“Ne yapacağız? Sermayemiz ne olacak” diye merak etmeyin Nazlı bacı..
Nazlanmanıza hiç gerek olmayacak bir iş bu..
Sermayesi sıfır diyebilirim..
“Nasıl olacak bu” diye, sadece Nazlı Ümit bacı değil, tüm iş adamları/iş kadınları merak kesilmiştir mutlaka..
Anlatayım.
Aslında ben fikri, yine Nazlı Ümit bacının bir uygulamasından aldım. Patent almaya gitsem, belki zorluk çekebilirim..
Nedir o?
Şu: Önce kamuoyundaki tartışmaları takip edeceğiz. Ortamın müsait olmasını bekleyeceğiz. Halk yararına, ülke yararına bir değişiklik yapılacağı zaman, hemen devreye gireceğiz.
Nasıl mesela?
Şöyle..
İnternette her türlü rezillik ortalığa saçılmış. Çocuklar porno sitelerden tutun, kumar-intihara teşvik gibi her türlü zararlı yayınların esiri durumuna düşmüş..
Böylesi bir ortamda, devletin resmi kurumları, görev bilinci ile hareket edip, “Temiz internet” girişimi başlatmış.
Bunu da zorla yapmamış. “İsteyenler temiz internete geçecekler. Bu durumda, zararlı sitelere girmekten engellenmiş olunacaklar.”
Özgürlüklere bir zararı var mı?
İnsanlara bir zararı var mı?
Yok. Tam aksine faydası var.
İşte böylesi bir ortamda, hemen çıkıp açıklama yapacaksınız: “İnternet kullanımında, evrensel ölçütler üzerinden bir denetleme yapılmalı. Bu konudaki düzenlemeler bireysel özgürlükler dikkate alınmak suretiyle gözden geçirilmelidir” diyeceksiniz.
“Ne var burda? İdare bir düzenleme yapıyor. Birisi de karşı açıklama yapıyor.. Para nerde, bu işin ucunda?” diyecek Nazlı Ümit bacı..
Acele etme Nazlı bacı.. “Sermaye yok” dediysek, hemen “Şıppadanak para geliyor” da demedik.
İnternetin yasaklandığı falan olmadığı halde.. Kamuoyunda “porno yayınlar yasaklanıyor” açısından yeni sistem eleştirmeye açılınca.. Siz de “gözden geçirme” isteğinde bulununca..
Bir gazete “porno yayınların serbest bırakılmasını isteyen iş kadını” diye bir yorum yayınladığında..
Hemen avukat Göneç Gürkaynak’a gideceğiz.
Gönenç kim?
Boyner grubunun işlerini takip eden avukatımız.
O hemen dilekçeyi hazırlayacak. Diyecek ki, “Müvekkilemiz, porno yayınların serbest kalmasını istememiştir.”
Ya ne istemiştir?
“Bireysel özgürlükler dikkate alınarak, düzenleme gözden geçirilmeli!” demiştir.
İyi de, söyledik ya.. İstemeyen, güvenli internete geçmeyecek zaten. Dolayısı ile, “bireysel özgürlük” atlanmış olmuyor ki… İstemiyorsan, “güvenli internet istemezsin”, olur biter..
Yok, muhalefet edecekler ya..
Suları önce bulandıracaklar. Hem “bireysel özgürlükler kısıtlanıyormuş” gibi yapıp, “Gözden geçirin” diyecekler.
Hem de bir gazete (o gazete tabii ki Akit) “Porno yayınların serbest olmasını isteyen” deyince, “Bana hakaret edildi. 10 bin TL isterim” diyecekler.
Hakime hanım da “10 bin mi istedin? Az istemişsin. Aslında daha fazla verecektim ama. Neyse, 10 bin verelim o zaman” deyip, kararı bastıracak.
Nasıl, kârlı iş değil mi?
Sıfır sermaye ile, oturduğunuz yerden 10 bin lira..
Ortada ne var?
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun, çocuklarımızı internetin zararlarından korumak için geliştirdiği bir proje var.. Bu projeyi (bilinçli olarak) yanlış yorumlayan bir iş kadını var. Bu yanlış yorumun ne anlama geldiğini hatırlatan bir gazete var.. Ve sonuuuç: 10 bin lira..
Sonrasını da yarın anlatalım.. Acil bir konu, devreye girmezse..
“Sonrasında ne var ki?” demeyin.. Esas film, sonrasında başlıyor!
