Yalı, Villa, Özel Eğitim Kurumu ve İşadamı Eksenindeki CHP!
Ali Karahasanoğlu – Yeni Akit
Yalı, villa, özel eğitim kurumu ve işadamı eksenindeki CHP!
Sosyal demokrat parti olma iddiasındaki CHP’nin..
Yine “sosyal demokrat” ve “halkın içinden birisi” olma iddiasındaki Kemal Kılıçdaroğlu’nun, yarım günlük serüvenini aktaralım.
Bakalım, ne kadar sosyal demokratlar..
Bakalım, nasıl bir sosyal demokrat parti, bu?
Önceki günden kesitler sunacağım..
Eminim, Kemal beyin diğer günleri de, bundan pek farklı değildir.
Buyrun görelim, “sosyal demokrat”, nasıl olunuyormuş?
Önce, İstanbul Boğazı’nı sıfırdan gören Vaniköy’de bir yalıda görüntü veriyor, sosyal demokrat Kemal bey.
Yaşar Kemal’in yalısı imiş.
Ziyarette Yaşar Kemal, 40-50 yıl önce, İşçi Partisi’ndeki günlerini aktarmış, adaşı Kemal’e..
“İşçi Partisi anıları” ve “Vaniköy’de boğaza sıfır yalı”..
“İşçi”likle pek benzeşiyor olmalı ki, boğazı seyrederken, “İşçi Partisi” muhabbeti yapıyorlar….
“İşçi” geliri ile Vaniköy’de bir yalı, kaç yüzyılda alınabilir diye sormayalım..
Sosyal demokratların literatüründe, “işçi”likle, “yalı sahibi olma” arasında bir tezat görülmemiş olmalı…
Ki, bir de fotoğraf vermişler, boğazın sularını oturduğunuz odanın penceresinden görebildiğiniz bir kare ile..
Ordan çıkmış Kemal bey.
Hemen yanıbaşındaki, özel bir rehabilitasyon kurumunu ziyaret etmiş.
Niye resmi değil de, özel?
Sosyal demokratlar ya..
Onun için!
Onların her şeyleri “özel”..
Hayatları “özel”!
Sadece seçimden seçime, halkın huzuruna çıktıklarında, “sosyal demokrat”lığı hatırlıyorlar.
Onun dışında, 24 saatleri, “özel” geçiyor hep.
İkinci durağı olan özel kurumdan çıkıp nereye gitmiş?
Cezaevinden yeni çıkan Soner Yalçın’ın evine.
“Evi” deyince, “mütevazı bir ev” getirmeyin aklınıza..
“Hah.. Onun evi belki, sosyal demokratlık çizgisini ihlal etmez” diye düşünmeyin hiç…
Orda da yanılırsınız…
“Ev”, İstanbul’un en sosyete semtinde..
Yahudi işadamlarının oturduğu bir semt..
Yahudi patronların yanısıra, emekli generallerin de bir numaralı tercihi olan Levent’te imiş, emekçi gazeteci Soner Yalçın’ın evi..
Sadece semtin ismi değil..
Kemal beyle çekilen fotoğraftaki görüntü ile de, “sosyal demokrat”lık, ayaklarımızın altında..
Basına da intikal eden görüntülerde, Kemal bey ve Soner bey karşılıklı oturuyorlar.. Aralarındaki pencereden, çimenlik içinde bir villada olduklarını anlıyorsunuz..
Gazeteci maaşı ile, bu nasıl bir burjuvazi hayatı, şaşmamak elde değil!
Kemal bey nasıl da arayıp buluyor, villada-yalıda oturanları, şaşmamak elde değil!
Bunlarla bitti mi, sosyal demokratımızın günlük serüveni..
Hayır.
Bir sonraki durak neresi?
Türkiye’nin sayılı zenginlerinden, Asım Kocabıyık’ın cenazesi..
Hani araya bir de, bir işçi..
Bir gariban…
Bir dar gelirli vatandaşın sorunu ile ilgilenme var mı diye, hem genel haber kaynaklarından.. Hem de CHP’nin resmi internet sitesinden şöyle bir araştırma yaptım..
Yok.
Sosyal demokrat CHP’nin, sosyal demokrat genel başkanının hayatındaki yarım güne sığdırdığı etkinliklerin hepsi işte bundan ibaret…
Hani, hep aynı çizgide yürüse..
Ne demeye hakkımız olabilir ki?
Seçime yaklaştığımız tarihlerde de, aynı ziyaretleri yapsa..
Hiç itiraz etmem.. Edemem..
Ama seçim yaklaştığında, Tayyip Erdoğan’ı taklit edip, Kağıthane’nin varoşlarında görüntü verirse..
Kartal’ın işçi mahallelerinde fotoğraf çektirirse.
Ankara’nın kenar ilçelerinin gecekondularında arz-ı endam ederse..
Zonguldak’ta maden işçilerini ziyaret edip, emekçilerin yanındaymış gibi hava estirirse..
O zaman soracağım kendisine:
“Niye Yaşar Kemal’in yalısında değilsin de.. Niye Soner Yalçın’ın villasında değilsin de.. Niye özel eğitim kurumlarının birisinin ziyaretinde değilsin de.. Halkın içindesin?”
Soracağım ve bugünleri hatırlatacağım, kendisine..
Seçimde halkın yanında..
Seçim geçince, villada, yalıda.
Böyle midir sosyal demokratlık?..